Uzun bir aradan sonra, benim için çok önemli bir kitabın yorumuyla geri döndüm.
*Yorum spoiler içeriyor.*
Masumiyet Müzesi, son zamanlarda okuduğum en etkileyici kitaplardan biri. Kitabı bir hafta önce bitirdim yorumunu yapmak içinse biraz kendimi toparlamam gerekti. Okumam fazla uzun sürdü ama tek bir sayfada dahi sıkılmadım. Zaman ayıramadığım için bu kadar sürdü kısacası. Ama bitmesini de hiç istemedim. Tüm hikaye 30 yaşındaki Kemal'in nişanlısı Sibel'e aldığı çakma Jenny Colon marka çanta ile başlıyor aslında. Şanzelize Butik... Başlangıçların mekanı da burası. Kendisinden yaşça küçük ve uzak akrabası olan ileri de ise sonsuz aşkı olacak olan Füsun ile burada karşılaşıyor Kemal.
Hayatının önceki döneminde bi adamı öpmekten ileriye gitmemiş olan Füsun ise geriye kalan tüm ilklerini Kemal ile yaşıyor. Aslında başlarda, bir nişanlısı olmasına rağmen Füsun ile bir ilişki yaşamasını etik bulmadığım Kemal'i bana kabullendiren de yaşadığı büyük ve tutkulu aşk.
Füsun'a ait 4213 sigara izmariti , Jenny Colon çanta, inci küpeler ve Füsun'un hayatında olduğu süre boyunca ondan habersizce Kemal'in ondan alabildiği her şey bu müzede. Hatta hayatın, tam birbirlerine kavuşmuşken Kemal'in elinden aldığı Füsun'unun can verdiği arabanın bir parçası da burada.
Kitabı bana öneren arkadaşım ile müzeye gidip gezme şansım oldu. O sıralar kitabı bitirememiştim ama yine de oldukça zevk almıştım. Şimdi ise kitabı bitirdiğim için tekrar gitmek istiyorum oraya. Bu büyük aşka ve yıllara meydan okuyan parçaların hepsinin gözümde yer etmesini istiyorum. Kitap hakkında söyleyebileceğim çok fazla şey var. Hepsini yazamıyorum buraya ama beni derinden etkilediğini samimi şekilde söyleyebilirim sizlere. Mutlaka okuyun bu romanı. Masumiyet Müzesi'ni de gezin mutlaka. Zorlu hayatına rağmen "Herkes bilsin, çok güzel bir hayat yaşadım." diyebilen Kemal'in parçalarını, aşkını görün o müzede. Kemal ile Füsun'un aşkına tanık olmaktan hepiniz zevk alacaksınız eminim.
Biraz da müze hakkında konuşayım sizlerle. Masumiyet Müzesi şu ana kadar gezdiğim tüm müzelerden farklıydı benim için. Müzeye gidiş amacım kitaptaki nesneleri orada görebilmekten çok olaylara tanık olarak daha içten yaşayabilmek, anlayabilmekti. Müzeye tekrar gideceğim ve müze gezilerimle ilgili bir yazı daha yayınlamayı planlıyorum. Umarım kitabı okumak isteyenler için ya da müzeye gitmeyi düşünenler için faydalı bir yazı olmuştur. Okuduğunuz için teşekkürler. Şimdilik hoşça kalın.
Daha fazla kitap yorumu için beni instagramdan da takip edebilirsiniz: https://www.instagram.com/ruhsuzokur/